Değişiyoruz dostum dedi yaşlı adam ...
Değişiyoruz ve bunun farkına çok geç varabiliyoruz...
Öyle olmasaydı bir yolunu bulur , değişime karşı çıkar ve güvenli alışkanlıklarımıza sığınırdık sadece...
' Peki ? ' dedi adam ;
Peki hayat bu değişimlerden ibaret mi sence ?
Bütün ömrüm hedefler peşinde koşarak geçti... Ne hayal ettiysem onun için çabaladım.Elde ettim ve elde edebilmiş olmanın derin hazzını yaşadım ...
Ama sonra yeni hedefler çıktı ortaya , yeni işler , yeni zorunluluklar , yeni hayaller ...
Bu yüzden elde ettiklerimin bana mutluluk getirmediğini , aksine daha fazlası için hep bir yarış içinde olduğumu ve en sonunda da nasıl da değişmiş olduğumu gördüm ...
Mutlu olmak için kurduğum hayallere ulaştıktan sonra farkettim ki , mutluluk anlık bir his ve yerini çok çabuk başka duygulara bırakıyor...
Söylediklerine kısmen katılıyorum ama mutluluk konusunda söylediklerin tamamen yanılgı .
Mutlu olmak için hedefler belirlediğini söylemiştin. Yani mutluluk hissini hissedebilmek için kendini bir şeye şartlandırmışsın.
Şartlı mutluluklar geçicidir dostum. Bu hakikati çözüp , hayatına uyguladığında saf mutluluğu hissedeceksin ve daha derin yaşayacasın. Mutluluk , sahip olduklarını farkedebilme yetisidir. Bu bir çok insanda eksiktir.
Gerçekten mutlu olan insanlara bir bak , onların çoğu zaman hiç bir şeyleri yoktur...
Bizim peşinden koştuğumuz gibi yüklü miktarları hedefleri ya da çeşitli lüks alışkanlıkları ...
Onlar sadece sahip olduklarının farkına varabilmeyi ve bunlara şükran duyabilen insanlardır.
Gerçek mutluluk budur!
' Yani bir ömrü kısa süre sonra sona eren bir duygu anı için mi yaşadığımı söylüyorsun bana ? '
Hayır dostum , bu gün ne kadar güzel bir güne uyandığımızı ve bu anı yaşıyor olmamızın bile ne kadar şanslı olduğumuzun bir kanıtı olduğunu söylemeye çalışıyorum...
Bir baksana etrafına , burada olmak yerine çok daha kötü yerlerde olabilirdik...
Hala toprağın altında değil de üzerinde olmak ve nefes almak bu günün mutluluk sebebi olmaya yetmez mi ?
Değişiyoruz ve bunun farkına çok geç varabiliyoruz...
Öyle olmasaydı bir yolunu bulur , değişime karşı çıkar ve güvenli alışkanlıklarımıza sığınırdık sadece...
' Peki ? ' dedi adam ;
Peki hayat bu değişimlerden ibaret mi sence ?
Bütün ömrüm hedefler peşinde koşarak geçti... Ne hayal ettiysem onun için çabaladım.Elde ettim ve elde edebilmiş olmanın derin hazzını yaşadım ...
Ama sonra yeni hedefler çıktı ortaya , yeni işler , yeni zorunluluklar , yeni hayaller ...
Bu yüzden elde ettiklerimin bana mutluluk getirmediğini , aksine daha fazlası için hep bir yarış içinde olduğumu ve en sonunda da nasıl da değişmiş olduğumu gördüm ...
Mutlu olmak için kurduğum hayallere ulaştıktan sonra farkettim ki , mutluluk anlık bir his ve yerini çok çabuk başka duygulara bırakıyor...
Söylediklerine kısmen katılıyorum ama mutluluk konusunda söylediklerin tamamen yanılgı .
Mutlu olmak için hedefler belirlediğini söylemiştin. Yani mutluluk hissini hissedebilmek için kendini bir şeye şartlandırmışsın.
Şartlı mutluluklar geçicidir dostum. Bu hakikati çözüp , hayatına uyguladığında saf mutluluğu hissedeceksin ve daha derin yaşayacasın. Mutluluk , sahip olduklarını farkedebilme yetisidir. Bu bir çok insanda eksiktir.
Gerçekten mutlu olan insanlara bir bak , onların çoğu zaman hiç bir şeyleri yoktur...
Bizim peşinden koştuğumuz gibi yüklü miktarları hedefleri ya da çeşitli lüks alışkanlıkları ...
Onlar sadece sahip olduklarının farkına varabilmeyi ve bunlara şükran duyabilen insanlardır.
Gerçek mutluluk budur!
' Yani bir ömrü kısa süre sonra sona eren bir duygu anı için mi yaşadığımı söylüyorsun bana ? '
Hayır dostum , bu gün ne kadar güzel bir güne uyandığımızı ve bu anı yaşıyor olmamızın bile ne kadar şanslı olduğumuzun bir kanıtı olduğunu söylemeye çalışıyorum...
Bir baksana etrafına , burada olmak yerine çok daha kötü yerlerde olabilirdik...
Hala toprağın altında değil de üzerinde olmak ve nefes almak bu günün mutluluk sebebi olmaya yetmez mi ?