Sebepli ya da sebepsiz içinizin sıkıldığı anlar oluyor değil mi ?
Benim oluyor ...
En can sıkıcı olanlarsa bir sebep yokken gelen bunalım hissi özellikle ...
Peki böyle bir durumda neler mi yapabiliriz ?
Öncelikle kafamızdaki o sessiz can sıkıcı boşluğu atabilmek için bir müzik açabiliriz ...
Böyle anlarda çok zor biliyorum ...
Şükredebilmek , güzele odaklanmak ... Ama bunu yapabilirsek o kara bulutlar anında yerini pembe bulutlara bırakabilir .
Düşünün ...
Sahip olduklarınıza odaklanın. Minnet ve şükran kıvılcımlarını hissedene kadar sahip olduklarınızı düşünün.
Mesela ben ,
Aklıma ilk bir aileye sahip olduğum için ne kadar da şanslı olduğum geliyor. Onlar olmasaydı , özellikle de anne ve babam hayatım ne kadar anlamsız olurdu .
Ama burada bir sorun var . En son onlar hayatta ve yanımda oldukları için ne zaman şükrettiğimi hatırlamıyorum bile ...
Belki de hiç şükretmedim .
İşte o kara delik ! Mutsuzlukların baş mimarı şükürsüzlük ve güzellikleri görememe ...
Gelelim başka neler yapabileceğimize ...
Düşünce şeklimizi değiştirebilsek , hayatımızı değiştirebiliriz. Ama bunlar bizim bilmediğimiz sular olduğu için biz ' güvenli ' olduğunu düşündüğümüz kısımdan çıkmaya korkuyoruz ...
Ruh halimiz için de durum böyle .
Sorun çokk büyük , altından kalkamayacağınız sorunlar da olsa , basit bir iç sıkıntısı da olsa aslında herşey değişiyor.
Biz o kadar kendimizle meşgulüz ki etrafımızda yaşananlarla , şu dakikalarda dünyanın farklı farklı yerlerinde insanların neler yaşayabildikleriyle ilgilenmiyoruz bile.
Belki biri şu an borç batağı yüzünden intihar ediyor ülkenin birinde ...
Belki biri yoğun bakımda ve ailesi tüm gücüyle dua ediyor onun yaşayabilmesi için ...
Belki biri açlıktan uyuyamıyor , çaresizce yatağının içinde oturmuş ağlıyordur.
Belki birinin yatacak bir yatağı bile yoktur !
Düşünebiliyor musunuz ?
Biz insanız ...
Ve bizim gibi insanlar bizim umrumuzda bile olmayan , ilgilenmediğimiz hatta duymak bile istemediğimiz ne sorunlar yaşıyorlar .
Ama bilmek , haberdar olmak bile rahatsız ediyor değil mi bizi ?
Çünkü biz kendimizle öyle meşgulüz ki ...
Sahip olduklarımızın farkında varıp şükredebilmek gibi bir seçeneğimiz varken biz hep o küçük , mutsuz, daha fazlasını isteyen , sevgisiz şımarık çocuk gibi davranıyoruz .
Her neyse !
Biraz müzik , biraz empati ve sahip olduklarımızın farkına varıp şükredebilme ...
Ve en önemlisi de herşeyin gelip geçici olduğunu hatırlayıp yüzünüzü güzele çevirmek kötü ruh halinin ilacıdır .
Unutmadan ;
Yalnız değilsiniz ve Dünya yaşadıklarınızın çok daha fazlasını yaşayan ve tek seçeneği güçlü olmak zorunda olan yüzlerce kişiyle dolu ...
Benim oluyor ...
En can sıkıcı olanlarsa bir sebep yokken gelen bunalım hissi özellikle ...
Peki böyle bir durumda neler mi yapabiliriz ?
Öncelikle kafamızdaki o sessiz can sıkıcı boşluğu atabilmek için bir müzik açabiliriz ...
Justin nasıl fikir mesela ?
Ya da Drake ?
Hatta onun gibi usulca dans etmek ...
Böyle anlarda çok zor biliyorum ...
Şükredebilmek , güzele odaklanmak ... Ama bunu yapabilirsek o kara bulutlar anında yerini pembe bulutlara bırakabilir .
Düşünün ...
Sahip olduklarınıza odaklanın. Minnet ve şükran kıvılcımlarını hissedene kadar sahip olduklarınızı düşünün.
Mesela ben ,
Aklıma ilk bir aileye sahip olduğum için ne kadar da şanslı olduğum geliyor. Onlar olmasaydı , özellikle de anne ve babam hayatım ne kadar anlamsız olurdu .
Ama burada bir sorun var . En son onlar hayatta ve yanımda oldukları için ne zaman şükrettiğimi hatırlamıyorum bile ...
Belki de hiç şükretmedim .
İşte o kara delik ! Mutsuzlukların baş mimarı şükürsüzlük ve güzellikleri görememe ...
Gelelim başka neler yapabileceğimize ...
Düşünce şeklimizi değiştirebilsek , hayatımızı değiştirebiliriz. Ama bunlar bizim bilmediğimiz sular olduğu için biz ' güvenli ' olduğunu düşündüğümüz kısımdan çıkmaya korkuyoruz ...
Ruh halimiz için de durum böyle .
Sorun çokk büyük , altından kalkamayacağınız sorunlar da olsa , basit bir iç sıkıntısı da olsa aslında herşey değişiyor.
Biz o kadar kendimizle meşgulüz ki etrafımızda yaşananlarla , şu dakikalarda dünyanın farklı farklı yerlerinde insanların neler yaşayabildikleriyle ilgilenmiyoruz bile.
Belki biri şu an borç batağı yüzünden intihar ediyor ülkenin birinde ...
Belki biri yoğun bakımda ve ailesi tüm gücüyle dua ediyor onun yaşayabilmesi için ...
Belki biri açlıktan uyuyamıyor , çaresizce yatağının içinde oturmuş ağlıyordur.
Belki birinin yatacak bir yatağı bile yoktur !
Düşünebiliyor musunuz ?
Biz insanız ...
Ve bizim gibi insanlar bizim umrumuzda bile olmayan , ilgilenmediğimiz hatta duymak bile istemediğimiz ne sorunlar yaşıyorlar .
Ama bilmek , haberdar olmak bile rahatsız ediyor değil mi bizi ?
Çünkü biz kendimizle öyle meşgulüz ki ...
Sahip olduklarımızın farkında varıp şükredebilmek gibi bir seçeneğimiz varken biz hep o küçük , mutsuz, daha fazlasını isteyen , sevgisiz şımarık çocuk gibi davranıyoruz .
Her neyse !
Biraz müzik , biraz empati ve sahip olduklarımızın farkına varıp şükredebilme ...
Ve en önemlisi de herşeyin gelip geçici olduğunu hatırlayıp yüzünüzü güzele çevirmek kötü ruh halinin ilacıdır .
Unutmadan ;
Yalnız değilsiniz ve Dünya yaşadıklarınızın çok daha fazlasını yaşayan ve tek seçeneği güçlü olmak zorunda olan yüzlerce kişiyle dolu ...
Yani tam da bugün, içim çok sıkılıyorken (sebebi var ama içimin sıkıldığı kadar önemli olmayabilir) yazın nasıl iyi geldi biliyor musun? Sahip olduğum aile, annem, babam, kocam ve çocuklarım için her gece yatmadan şükrediyorum. İÇimden gelerek, asla laf olsun diye değil. Ama böyle sıkıntılı anlarda unutuyorum iyiye odaklanmayı. O yüzden o pembe bulutlu görsel de iyi geldi. İnşallah sıkıntım içimin almadığı kadar büyük değildir gerçekte ve en kısa zamanda öyle olduğunu öğrenirim.
YanıtlaSilSevgiler, Başak
İnşallahhh dediğin gibi olur ve ' yahu ben canımı bunun için mi sıkmışım bu kadar ' dersin :)))
SilÇok çok öpüyorum , sevgiler ..
Amin... çok amin!!!! Diğer türlü de Allah gücünü kuveetini verir inşallah...
SilKışın sokağa çıkıp yürümek çok iyi geliyor. Evdeki ışık yetersizliği insanda bunalım yaratabiliyor oysa en kapalı havada bile dışarıdaki ışık yeterli. Hele ağaç,deniz falan varsa, hımmm, tadından yenmez :)
YanıtlaSilDeniz varsa hele tadından yenmez ,çok doğru :)
SilEn güzeli önce dua etmek bu ruh halinden kurtulmak için, daha sonra kafamızı dağatacak şeylerle uğraşmak en azından ben böyle yapıyorum :)
YanıtlaSilhttp://menfiebrutas.blogspot.com.tr/
Çok doğru yapıyormuşşunuz dua etmek başlı başına bir tepapi zaten ...
Silayy çok iyi oldu bu yazı çünkü bu sayede Drake denen vatandaşın şarkısını bulmuş oldum bir yerlerde hep duyuyordum ve her seferinde kim söylüyor ya bunu diye düşünürdüm :D
YanıtlaSilruhlarımız hiç sıkılmasa keşke ama bana da arada bir olur o mutsuzluk hali :I
Drake iyidir , candır :)
SilMerhabalar.
YanıtlaSilCanı sıkılan, bunalıma ve strese giren insanın kimyası bozuluyor. Bozulan bu kimyasallar dokularımızı tahrip ediyor ve bize acı veriyor. Kurtulmak için de herkes kendi ilacını bilir ve ne yapması gerekiyorsa onu yapar ve bu sıkıntılarından kurtulur. Kimi müzik dinler, kimi alış verişe gider, kimi açık havada dolaşır vs.
Önemli olan bu duruma düşmemektir. Ama mümkün değil. Selam ve dualarımla.
Evet zaman zaman hepimizi sarıyor bu ruh hali ama başa çıkmak gerek ...
SilSevgilerimle..
Hani bir söz var ya ; "Mutsuzluğundan şikayet ediyorsun, başkalarının mutsuzluklarını bir bilsen haline şükredersin."
YanıtlaSilElden geldiğince hatırlamak lazım... Ama insanız işte çoğu zamanı şükretmek yerine yakınmakla geçirebiliyoruz. Bazen o mutsuz moda girdik mi .... Elden geldiğince sevilen şeyleri yapmak gerekli ve en önemlisi güzel insanlar biriktirmek.. Sevgiyle kalın