13 Kasım 2017 Pazartesi

Bugün Benim Doğum Günüm !



Evet bugün benim doğum günüm  ' Hem yorgunum hem dargınım - bir bar taburesi üstünde babamın öldüğü yaştayım ...'

Sanırım Teoman' ın şarkısıdan daha iyisi gelmeyecek melankolik bir doğum günü geçirmek istediğimizde. Yine de ben bugün bu şarkıyı dinlemeyeceğim çünkü yeni bir yaşa merhaba derken Allah ' ın bana nasip ettiği güzelliklerin farkına varacağım ve ne kadar şanslı olduğumu haykıracağım ...

26 yaşında , 2 erkek çocuk annesi , deli dolu bir eş ve çoğu zaman söz dinlemeyen bir evlat var bu satırların ardında .



Hayatıma dair hep hayallerim oldu .

Aile olmak , anne olmak en başta evet ama bunların ötesinde de kendime özel tutkularım vardı .
Vardı diyorum çünkü hala bu tutkular oradalar mı emin değilim ...

Dünyayı keşfetmek , çok istediğim İskoçya ' ya gitmek ve bunun için İngilizcemi geliştirme çabalarım , kitap yazma girişimlerim , sporu yaşam biçimi haline getirme hayallerim , yağlı boya denemelerim derken şimdi bakıyorum da o çok büyük konuştuğum yerdeyim .
Şimdilik ' Sadece Anne ' yim ' .

Asla diye başlayan cümleler kurmamayı öğrendim artık belki ama zamanında söylediğim Asla ' ları yaşıyorum şu anda ve kesinlikle şikayetçi değilim.

Çalışan bir kadınken ben Asla kendini çocuklarına adayan ve tüm zamanını sadece çocuklarının bakımı ile ilgilenen bir anne olmayacağım hakkında atıp tutuyordum .
Şimdi, işte tam da öyle bir anneyim . Ve bazen üçüncü bir bebek bile hayal ettiğim oluyor itiraf edeyim !

Ve  evet söyle bakalım şimdi Gri ; hayallerinin neresindesin ?

Şimdi eski sen olmanın ve hayallerinin peşine düşmenin vakti gelmedi mi ?


İşte bu yüzden yeni yaşımda yeni hedefler belirlemek istiyorum kendim için ;

İyi bir anne , iyi bir eş ,iyi bir evlat ve en önemlisi iyi bir KUL olabilmeyi diliyorum Allah ' tan ve  kendini seven , kendine önem veren , daha çok gezen , daha çok okuyan , her gün daha çok şükreden ve daha az sinirlenip - daha çok tebessüm eden , nazik , anlayışlı bir insan olabilmeyi diliyorum.

Hadi o zaman , iyi ki doğdum ben !


10 Kasım 2017 Cuma

Liste Yapma Zamanı !

Hepimizin günlük rutinleri ve belli bir tempoda süregelen hayatı var .
Günlük işler , kişisel ihtiyaçlar , ruhsal tatminlerimiz vs derken yapmamız gerek bir çok iş ve tüm bunları sığdırmamız gereken 24 saatimiz var .

Bu 24 saat içerisinde bazıları dünyanın bir ucundan diğer ucuna seyahat ederken , bazılarımız  gününü evinde bebeği ile dışarı çıkmadan tamamlayabiliyor .

Hayat rutinimiz her ne olursa olsun , günümüze planları ve yapılacaklar listelerini eklersek zamanımızı verimli geçirir ve gün sonunda hedeflerimizin neresinde olduğumuzu kolayca gözlemleyebiliriz.


  Listeleri o gün yapacağınız önemli işleri sıralamak ya da hayatınızın bütününde olmasını istediğiniz yeni alışkanlıkları sıralamak için kullanabilirsiniz.




Yapılacakları maddeler haline getirmek ve yazarak görselleştirmek henüz siz hiçbir şey yapmaya başlamasanız da rotanızı oluşturduğunuz için işler gözünüze düşündüğünüzden daha kolay gözükecektir.


Günün sonunda o gün yapılacaklar listesine yazdığınız ve yapabildiğiniz tüm işlerin üzerini çizdiğinizde hissedeceğiniz o rahatmala size liste tutmanın ayrıcalığını yaşatacak. 





28 Ekim 2017 Cumartesi

Ev Hanımı Olmak

Kaba taslak 1,5 senedir evdeyim.
Öncesinde uzun soluklu bir iş hayatım vardı şükürler olsun ve çalışmayı severek sürdürüyordum.
Hatta kendimi ev hanımı olarak hayal edemiyor , çalışırken sosyalleştiğimi ve nefes aldığımdan bahsediyordum hep arkadaş ortamında .

Sonrasında ikinci defa anne olma fikri daha ağır bastı , hamile kaldım vs derken işte karşınızdayım ...

Evet yüzümde makyaj yok bunları yazarken , en şık kıyafetim de üzerimde değil ...

Saçlarım derli toplu ama !  Tırnaklarım ojeli ve kahvem yanımda ...

Oh miss değil mi ?
Evde keyif yapıyorum işte bütün gün ...

İşler böyle yürümüyor malesef  , en azından benim cephemde böyle değil :)

Eğer ipin ucunu salmasam ya da salmaya yeltenmesem bu ' Ev İşleri ' gece yatacağım vakte kadar devam edecek ...
Hele iki farklı yaş gurubunda çocuğu da katarsak işin içine , varın siz düşünün .

Şunu sorguluyorum da kendime geliyorum ;
Koskocaman gün içerisinde her gün tekrarlamak zorunda olduğun ev işleri dışında kendin için ne yaptın bugün ?

Eğer ki , 20 dk bile hobime zaman ayırıp , sakin kafa ile birkaç sayfa kitap okuyabildiysem , şükür günlüğümü yazmış , hedeflerime ulaşmışsam o günü boşa geçmiş bir gün olarak görmüyorum.

Ev Hanımlığı denildiğinde malesef saygı duyulan bir konum gelmiyor günümüzde bir çok kişinin aklına. Çünkü sarfettiğimiz efor ve eylemin parasal karşılığını alamıyoruz .

Çalışmayan , çalışamayan ya da iş hayatına ara veren annelerin - kadınların - genç kızların kıymetli günlerini daha verimli hale getirebilmek için kesinlikle çaba göstermesi gerektiğini düşünüyorum.
Bunu en çok kendim için istiyor ve elimden geldiğince uygulamaya çalışıyorum .

Örnek vereyim ,
Bebeğimi uyuturken yanıma mutlaka kitap alıyorum mesela .
Akşam yemeği hazırlarken , bulaşık yıkarken ve çamaşır katlarken çeşitli Youtube kanallarını dinliyorum. Ted Talk dinliyorum...
İnanın hem yaptığım işten keyif alıyorum hem de yeni bilgiler öğreniyorum .

Bu ilhamı da 1915-2008 yıllarında yaşamış ünlü yazar ve illüstratör Tasha Tudor ' dan aldım .
Kendisi modern hayatta münzevi bir hayat yaşamış harika bir kadın ...

Sözlerini ve yaşam tarzını sizlerle de paylaşıyorum . Eminim siz de sözlerinden ilham alacak ve hayatınızı tekrar gözden geçireceksiniz ...

“Evde ya da ahırda çalıştığım zamanlar geçmişte yapmış olduğum hataları düşünürüm. Ama sonra bu düşünceleri hızla geriye atar ve nilüferlerimi düşünürüm. Onları düşünmek tatsız şeyleri ortadan kaldırır. Ya da kazlar, onlar da eşit derecede rahatlatıcıdırlar.”


“Ütü yapmaktan, ev işi yapmaktan, yemek pişirmekten, çamaşır ve bulaşık yıkamaktan zevk alıyorum. Bazen formlar dolduruyorum, ne iş yaptığınızı soran yerler oluyor. Oraya her zaman ev hanımı yazıyorum. Bu takdir edilmesi gereken bir meslektir, neden bunun için özür dileyelim ki? Ev hanımı olduğunuz için aptal değilsiniz. Reçel karıştırırken Shakespeare okuyabilirsiniz.”



“Günümüzde insanlar çok fazla şikayetleniyorlar. Oysa akşamları papatya çaylarını alıp, verandada sallanan sandalyeye otursalar, kendilerine çekilip ardıç kuşunun akıcı şarkısını dinleseler hayattan çok daha fazla zevk alabilirler.”“Günümüzde insanlar çok fazla şikayetleniyorlar. Oysa akşamları papatya çaylarını alıp, verandada sallanan sandalyeye otursalar, kendilerine çekilip ardıç kuşunun akıcı şarkısını dinleseler hayattan çok daha fazla zevk alabilirler.”


“Hiç, bir yılanın yüzünü yakından incelediniz mi? Aslında nasıl da iyimser görünürler. Onlarda sonsuz bir gülümseme vardır.”



“Neden kadınlar kadın olmak gibi bir ayrıcalıkları varken erkek gibi giyinmeyi tercih ediyorlar? Kadın olmak çekicidir, bunu kaybetmeyi istemek neden? Oysa kadınsı olduğumuzda pantolonlar ve sigarayla dolaşmaktan daha çekici oluruz. Ben erkeklere bayılıyorum. Onların harika yaratıklar olduğunu düşünüyorum. Onları yürekten seviyorum. Ama onlar gibi görünmek istemiyorum. Kadınlar uzun eteklerden vazgeçti, bence bu onlar için büyük hatadır.”









17 Ekim 2017 Salı

Faydalı Alışkanlıklar

Sabahları uyandığımda limonlu ılık su içerdim bir zamanlar.
Ya da gün içerisinde dua etmeye vakit ayırır hatta bunun notlarını da tutardım bir deftere ...

Şimdilerde hayatıma baktığımda bol miktarda zararlı alışkanlıklarımın yanında beni pozitif olarak dengeleyen iyi alışkanlıklarımdan vazgeçmişim.

Artık bundan 1,5 sene öncesinde hayal ettiğim hayatı yaşıyorum.
Çok istediğim ikinci hamileliği yaşamış , keyifli bir doğum anısı olan ve artık ideallediği gibi iki çocuk annesi bir kadın , bir kız ve birazdan fazla bir deli dolu çocuk olarak söylemeliyim ki , çok nankörüm !



Al sana hayat işte ! Tıpkı duanın karşılığı ...
Çalışmadan da binlerce şkür tıpkı çalıştığım zamanlardaki gibi br yaşam standartı , düzene girmiş bir ev ortamı , eski kilosuna kavuşmaya az kalmış hala güzel bir beden ve bu kez gerçekten olgunlaşmış bir ruh ...

Bazen tüm bunların ötesinde çalıştığım zamanlardaki ritmi özlüyorum sanki , ama emin değilim belki de sadece hatırlamaya çalışıyor da olabilirim.

Bazen kendi kendime düşünüyorum boş vakitlerimde neler yapıyordum ?
Bu aralar boş vakit altından değerli benim yaşamımda ve öyle zamanlarda kendim için hangi güzellikleri yapsam diye şaşırıp kalıyorum .
Bu bazen şimdiki gibi yazı yazmak , bazen bir türlü sonunu getiremediğim örgü denemelerim ya da kitap okumak olabiliyor .

Bazen sadece takip ettiğim birkaç İnstagram hesabında dolaşıyorum ruhuma iyi gelen , bazen de bana fayda sağlayacağını umduğum Youtube kanallarını izliyorum .


Faydalı alışkanlıklar demişken , evet kesinlikle hayat rutinimize eklememiz gerek birkaç iyi alışkanlığımız olmalı .
Bu alışkanlıklar bizi hayata bağlarken aynı zamanda daha mutlu ve tatminkar bir insana da dönüştürüyor.

Mesela ne ?

Kendim için son bir aydır sanırım yaptığım en iyi aktivite şükür günlüğü tutmaya başlamak oldu .

Her gün ya da her akşam , günün hangi saatinde musait olabilirsem artık , en az 10 maddelik bir şükür günlüğü tutuyorum. Ve inanın , gerçekten de Şükür ettikçe Allah şükredeceğiniz yeni ikramlarla donatıyor hayatınızı .


Mesela ,  bol su içmek !

Ne çok duyuyorsunuz değil mi bu faydası kanıtlanmış dikteyi. Ben de aynı şeyi söyleyeceğim ama bir şey daha ekleyerek...
Bol su tüketin ama gerçekten tüketin ! Bir gün gaza gelip 3 lt tüketip , ertesi gün 3 bardak ile akşamı etmeyin.
Bir alışkanlığın kazanılabilmesi için 21 gün kuralını eminim duymuşsunuzdur , su içme konusunda da kendinize aynı istikrarı yakalayacağınız hakkında söz verin ve uygulayın.


Mesela , Televizyon İzlememek !

İnanın kaybedeceğiniz hiçbir şey yok .Hele gündüz çalışmıyor ve gündüz kuşağından açıp bir şeyler izleyeyim diyorsanız kendinize bu kötülüğü yapmayın.
Ben Robin Sharma ' nın Sen Ölünce Kim Ağlar kitabını okuduğumdan bu yana - sanırım bir iki yıl oldu - haber programlarını da izlemeyi bıraktım.
Çünkü alacağınız her üzücü haber hayata karşı duruşunuzda gardınıza sessiz bir yumruk atmakta ve siz farkında olmasanız da iç huzurunuzu ve enerjinizi ele geçirmekte ...
' Haberleri izlemeyin , nasıl olsa çok önemli olaylardan bir şekilde mutlaka haberiniz olur ' gibi bir şeyler demişti Sharma ve bende onun bu önerisine uyarak zaten bozulmaya müsait olan motivasyonum için iyi bir şeyler yapmayı seçmiştim.

Egzersiz Yapmak !

Ah bir düzene sokabilsem şu hayatımı da , gerçek bir disiplin ile egzersiz yapmaya başlasam !
Aslında bir alışkanlığı edinmedeki , yine en kötü alışkanlık olan ertelemeyi  bir kenara bıraksam neler yapacağım daa , henüz o kıvama gelemedim disiplin konusunda .  Çok yakında geleceğim ama !


Gülümsemek İçin Çaba Harcamak !

Malum birilerini para ile tutup ' bugün beni şu kadar sayıda güldüreceksin ' diye emredemeyeceğimize göre bu işi birisinin yapması gerek .
Evet evet , doğru kişi sizsiniz :)

Nasıl zamanında ( İnşallah hala yapmıyorsunuzdur :) hüzünlü şarkılar dinleyip efkarın dibine vurup , adeta ölüp ölüp dirildiysek aynı şekilde gülümseyebilmek için de en azından şarkı açmaktaki sarfettiğimiz eforu tekrarlayabiliriz.
Mutluluk gerçekten bazen bir seçenek olabiliyor ve ancak başımıza gerçekten kötü olaylar geldiğinde aslında daha öncesinde ne kadar da mutlu olduğunuzu görebiliyoruz.

Uzun lafın kısası baktınız canınız sıtkın , etrafta bir depresyon kokusu var hemen modunuu yükseltmek için harekete geçin. Sizi güldüren videolar açabilir , canlı yayın gaflarına bir göz atabilir ya da komedi filmi izleyebilirsiniz.

Hiç mi imkan yok tüm bunlara , o zaman size enerji veren ritmik bir şarkı açın ve yeni ruh halinize merhaba deyin ...




Not: Sizin de hayatınıza renk katan faydalı olduğunu düşündüğünüz alışkanlıklarınız varsa yazın , birlikte faydalanalım :)
Okuduğunuz için çok teşekkürler , kamyon dolusu sevgiler :) - Kucak dolusu kime yetecek dimi ama ?

Resim : Pinterest




13 Ekim 2017 Cuma

Hayallerinden Vazgeçme !


Eğer ölseydin , evet tam da şu anda !


Seninle birlikte neler de ölürdü ?


Hangi hayaller ?


Hangi Fikirler ?


Hayatla ilgili yapmayı planladığın hangi hedefler ?


Ya da şöyle düşün , yaşamımızı yeniden geri verseler taa en baştan ...


 Yine şu ana kadar aynı şeyleri mi yaşamayı seçerdin ?


Yapmak istediklerin , görmek istediğin şehirler , almak istediğin onlarca şey , kısacası deneyimlemek istediğin tüm hayaller . 


Onları da ekler miydin yeni yaşamına ?

Öyleyse bugün yeni yaşamının ilk günü! 


Uyan ...


Yapmak istediğin ve bu güne kadar ertelediğin her ne hayalin varsa , iste onlar için dün son bahane günün olsun !


Dün son kez imkansız görüş günün hayallerini !


Yapamadığın her ney ise dün son bahane sunuş günündü ! Son üşendiğin , son imkansız gördüğün ...


Eğer hakkında konuşmayı , düşünmeyi bırakıp harekete geçersek tüm hayaller gerçeklik halini alacak bir dene !


İşte bu yüzden HAYALLERİNDEN VAZGEÇME !

26 Eylül 2017 Salı

Daha Az Şikayet , Daha Çok Şükür

gri lady


Ağzımızdan çıkan her kelime sihir etkisinde hayatımıza .
Ne kadar çok şükredersek , şükredeceğimiz şeyler artıyor ve tabii ki şikayet için de aynısı geçerli ...

Son günlerde kendi adıma hep  ' yetişemiyorum , işler hiç bitmiyor ' diye söylenirken bugün bir şey farkettim. Zavallı beynime işlerle ve hayatımla ilgili hep olumsuz söylemler dikte ederken iç huzuru ve mutluluğu nasıl yakalayabilirim ki ?

Ben hep yorgun , kendime vakit  ayıramadan tüm günün iş ve çocuklarla su gibi akıp gittiğinden şikayet ediyorum. Ve ne oluyor ? Ertesi gün de aynı tempo , yorgunluk ve yine aynı şikayetler ...

Oysa artık biliyorum , çok şükür farkına varabildim ki , tüm gün hiç oturmadan her işimi kendim yapabilecek kadar sağlıklı bir bedene sahibim.
Evin sürekli dağılmasına sebep olan iki tane , dünyamızı güzelleştiren evlatlarımız var .
Her istediğimizi alıp yapabildiğimiz , sürekli dağılan ama karnımızı doyurabildiğimiz güzel bir mutfağımız var ...

Bir evimiz var yuvamız olan ...
Şen kahkahalarımız var içinde bazen derin kavgaları da olan ...

Yani aslında var , var , var .
Şöyle bir bilinçli baktığımızda şükredecek ne çok şey var !


Bugün tüm ev rutinlerimi bir kenara bıraktım ve kendime güzel bir kahve yaptım ...
Minnak bebek hazır uyurken ve ağbisi de ödevini yapmış parka çıkmışken kendim için sakin dakikalar planlıyorum .
Son zamanlarda izlemeye başladığım ( genelde çamaşır katlarken ya da evi toparlarken ) How I Are Your Mother dizisini açıp , bol bol gülümsemek istiyorum.

Keyifli , bol şükürlü , güzel bir gün dilerim. Sevgiler :)

15 Eylül 2017 Cuma

Outlander



Şimdi sizlere , daha önce yerli yada yabancı dizi sevmeyen biri olarak beni kalbimin tam ortasından vuran , adeta aşık olduğum bir diziyi takdim etmek istiyorum .

Outlander - Yabancı


Bir Youtube kanalında dizi tavsiyelerini dinlemem ile başladı herşey.
Kanal sahibi Outlander ve birçok dizi tavsiyesi hakkında konuşurken bu dizi hakında 18.yy.da geçen ve mükemmel İskoçya manzaralarının olduğu , aşk , savaş ve şiddeti içeren bir tarihi dizi diye bahsetmişti Outlander ' dan ve ben güzel İskoçya hayranlımdan dolayı aynı gün ilk bölümünü izledim dizinin.


İlk bölüm açıkçası neredeyse beni sarmamış ve tekrar izlemem diye düşünürken , Aman Allah'ım !
Clare adındaki resimlerde gördüğünüz bayan bir şekilde ( Ayrıntılara girmeyeyim ) bulunduğu zamandan 200 yıl öncesine gidiyor.


İskoç ayaklanması , İngiliz askerleri ve nerede olduğunu bilemediği bir çağ ...


İlk başlarda bir film setinde olduğunu düşünse de , nasıl olduğunu açıklayamasa da artık kendi zamanında değildir .


Eşi Frank geride kalmış ve o geri dönebilecek mi vs derken olaylar öyle güzel gelişiyor ki gece gündüz aynı heyecan ile bir sonraki bölüm için fırsat kolluyorsunuz .


Ve bir de resimlerde gördüğünüz yakışıklı Jemie Fraser var ...


Benim izlediğim ve okuduğum karakterlerden en aşık olunası erkek karakter ve izlediğim en güzel aşk ...



 İlk 2 sezonu bitirdikten sonra içimde derin bir boşluk hissettim ve yeni dizi arayışına girmeme rağmen hiçbirine ısınamadım.Şükür ki 10 Eylül de 3. sezon başladı ve pazar günleri akşamları daha keyifli geçebilecek .

Demem o ki dostlar , benim gibi dizi izlemeyen biriyseniz bile Outlander ' a bir şans verin.
Dizideki mekanlar , kostümler , güzel İskoç toprakları size mükemmel dakikalar vaad ediyor .

17 Temmuz 2017 Pazartesi

Yüzünü Güzelliğe Dön

Malum hayat zor , hepimizin yaşadığı bir takım sıkıntılar var .  Bazılarımız daha dertliyiz şu hayatta , bazılarımız daha şanslı .

Her ne olursa olsun şu bir gerçek ki , hayatımız bakış açımıza göre şekilleniyor .

Elimizde olmayanlara , hayatımızı başkalarınınki ile kıyaslamaya , hayatın zorluklarına odaklanmaya devam ederken güzel , pozitif bir hayat nasıl sürdürülebilir ki ?

Evet kötü şeyler yaşıyor olabiliriz . Ama ya iyi şeyler ?
Hiç mi güzel gelişmeler olmuyor hayatınızda ?




Sabah uyanıp nefes alabiliyor olmanı kıymetini bilmemiz için bizi toprağın altına , karanlığa gömmeleri gerekmiyor .
Hala fırsatımız varken , yaşıyor olmak bile şükür sebebi iken sadece birkaç dakika düşünerek yaşamımızdaki güzelliklerin farkına varabiliriz.



Bugün burada hava güzel , rüzgar esiyor ve ben bunu hissedebiliyorum .
Mevsim geçişlerindeki huzuru görüyor ve bugün yüzümü bir kez daha beni iyi hissettiren an'lara çeviriyor ve mutlu olmayı ve şükretmeyi seçiyorum .



Haydi , sen de dön yüzünü yaşamdaki güzelliklere ...
Ve şükret görebildiğin güzelliklere ve yaşamın içinde var olan bedenine ...



7 Temmuz 2017 Cuma

İlgisiz Erkekler


Ne yazık ki cicim aylarını geçmiş , evliliğin monotonluğuna sığınmış , hele bir de çocuk sahibi olmuşsa tabiri caizse ununu eleyip eleğini asan erkek sayısı hiç de azımsanacak gibi değil !

Evet ;

Konumuz ilgisiz erkekler ve ilgisiz eşlere nasıl davranılacağı ...


9 Yılı aşkın bir süredir evli biri olarak şunu söyleyebilirim ki insanlar değişiyor ...
Siz de değişiyorsunuz , çok sevdiğiniz eşiniz de .

Bir zamanlar bakmalara doyamadığınız , kahkahalarla sohbet ettiğiniz kişinin gidip , yerine eve gelip koltuğa uzanıp elinde son sistem Android telefonu ile oyun oynaması yenilir yutulur gibi değil.
Ama ne yazık ki birçok evli arkadaşımın ve bazen benim de yaşadığım bu acı değişime alışmak zorunda değiliz .

Peki ilgisiz , sizi önemsememeye başlayan , kendi havasında takılan bir eşe sahipseniz ne yapacaksınız ?

Madde 1 :  RAHATSIZLIKLARINIZI KİBARCA DİLE GETİRİN.

Öncelikle işe eş yada sevgilinizin davranışlarını size nasıl yansıdığını , neler hissettirdiğini söylemekle başlayın .  Belki herşeyin yolunda olduğunu düşünüyor - ilgisiz yada daha farklı davranışlarının farkında bile değildir. Eğer rehavete kapılıp - boş vermiş erkeklerden değilse bu konuşma sizin ilişkinizin eski ritmine dönebilmesi için yeterli bir adım olabilir.

⧭Madde 2  : ÜZERİNE DÜŞMEYİN.

Sıkıntılarınızı dile getirdiniz. Dinledi , anladı -  önemsedi yada dinlermiş gibi yapıp geçiştirdi ...
Sonuç ne olursa olsun bu aşamadan sonra hala her gün ilgisizlikten , neden böyle davrandığında falan bahsetmeyin.Sessiz kalı ve hala ayı davranmaya devam etse de tekrar tekrar aynı şeylerden bahsetmeyin.

⧭Madde 3 : KAÇAN KOVALANIR TAKTİĞİNE GEÇİŞ : 

Sevgili olduğunuz zamanları hatırlayın. Kim daha çok aşık , deli divane davranırsa diğer taraf kendini kasmaya , vazgeçiilmez zannetmeye başlar .
İşte şimdi o vazgeçilmez kişi olma sırası sizde  !

Sizi aramıyor mu ? Sizde aramayın ...
Eve geldiğinde sohbet etmiyor , elinde telefon oyalanıyor mu ? Aynısını yapın !

Ama burada kilit nokta şu ; bunları onun hatasını anlaması için yaptığınızı asla hissettirmemelisiniz.
Tıpkı eşinizin her şeyin normal olduğunu düşündüğü gibi siz de bu yönde bir yorumda bulunduğunda durumu tatlı dille geçiştirmeli , laf sokma vs gibi davraışlara hiç girmeden diyaogları tatliş seviyede tutmaya özen göstermelisiniz.



⧭Madde 4 : KENDİNİZİ SEVİN : 

Sevin kendinizi ! Özen gösterin ...
Önce bizler değer vereceğiz kendimize ki , hayatımızdaki insanlar da değer vermeyi öğrensin.

Makyaj yapın , daha özenli giyinin vs vs .
Ama bunları eşiniz , sevgiliniz sizi beğensin diye değil ;siz aynaya baktığınızda gördüğünüz kadını beğenesiniz diye ...

⧭Madde 5 : BİR İLGİ ALANI BULUN :

İlişkinizi hayatınız merkezinde tutmaktan vazgeçeceğiniz bir ilgi alanı bulun kendinize ...
Spora başlayın - vücudunuzu güzelleştirin , kitaplara ilgi duyuyorsanız yeni kitaplar satın alın , örgü örmeyi deneyin ya da daha sık dışarı çıkıp yeni yerler keşfedin ...

Sonuç olarak meşgul olacağınız eylemleriniz olsun hayatınızda.
Sürekli telefon gelmesini beleyen yada eli eve geldiğinde tüm gün bir şey yapmadan sıkılmış ve akşam olmasını bekleyen kadın konumunda olmayın.


⧭Madde 6 : GEREKTİĞİNDE VAZGEÇİN : 

Bazen işler hayal ettiğimiz gibi gitmez. Hayat uzun bir yolculuk ve hangimizin yolculuğu nerede bitecek bilemeden yaşıyoruz.

Bizler girdiğimiz yolda dümdüz ilerlerken bazen bizim için çıka yan yollarda bizleri bekleyen büyük sürprizler vardır. Belki de sürüne sürüne yürümek zorunda hissettiğimiz o yoldan çıkarsak , yeni bir yol bizi kocaman bir patikaya çıkarabilir ve hiç görmediğimiz harika manzaralara kavuşturabilir .

Demem o  ki ; baktınız olmuyor ,
Yön değiştirin ve yola devam edin ...



3 Haziran 2017 Cumartesi

Nerede O Eski Ramazanlar ?



Cevap veriyorum ;

Ramazan Bayramındaki O Eski İnsanlar Neredeyse , Eski Ramazanlar da Orada !



Ramazan ayı bağışlanma ayı , merhamet ayı , fakirin halinden anlama , nimetlere şükretme ayı ...

İnsanları kırmayalım , daha sakin olalım , oruç tutanlara saygılı olup - oruç tutmayanlara tepki gösterme gibi bir cahiliyet örneği sergilemeyelim .

Resulullah (s.a.a): “İnsan, ramazan ayının faziletini bilseydi, yılın hepsinin ramazan   olmasını isterdi.”

1 Haziran 2017 Perşembe

Aldatan Erkek Kişisi Mustafa Ceceli !


Bir iki gündür her tv kanalında karşıma çıkan can sıkıcı başlık olan Mustafa Ceceli ' nin aldatması ve Mustafa Ceceli ' nin bahsi geçen aldattığı bayan ile evleneceğini açıklaması ...

Herkes saatlerce yorumluyor çok değerli ! magazin programlarında . Ben neden fikrim söylemeyeyim ki dedim ve işte buradayım .

9 yıllık evli olan iyi aile çocuğu Ceceli karısını aldatmış , boşanmış ve şimdi de bahsi geçen sevgilisi Selin İmer ile evlenneceğini açıklamış.

Magazin yorumcuları Mustafa ' nın çizdiği dinci imajın sorasında böyle bir haberin baş kahramanı olmasını , ' herkesten beklerdik ama Mustafa Ceceli yapmazdı ' imvallli konuşmaları beni çok gerdi.
Zaten televizyon izleyen biri değilimdir , kafanızda o kadın programı senin - bu magazin programı benim gezdiğimi düşünen bir profil canlanmasın . Sadece evimi toparlarken ses olsun diye açtığım televizyondan haneme süzülen gelişmeler bunlar.Tatsız bir gündem gevelemesi işte . Bir süre sonra yenileri eklenecek bu serzenişler başkalarının hayatlarına yapılmaya devam edilecek .



Neyse , konumuza dönelim...

 Mustafa dindar çocuktu , güzel bir karısı - tatı bi evlatları - rahat bir hayat standartları vardı vs vs ...

Kim ne yaşıyorsa yaşar , beni bağlamaz . Beni o programlara kulak misafiri olmaya iten şey bu olayların bana dokunan ucuydu sadece .

Aldatılmak , o aldatılan kadın olmak .

Allah korusun tabi ki , Allah böyle olaylarla imtihan etmesin hiçbirimizi ama benim içimi sızlatan şey bir zamanlar mutluluk pozları verdiği , çocuğunun annesi olan ve bu haberlerden en çok yara alan taraf olduğunu düşündüğüm kişi Sinem Ceceli ... ( Tabi artık bir Ceceli değil ama kendi soy isim bilgisi henüz mevcut değil .)

9 Yıldır emek verdiğin bir evliliğin başka bir kadının sebep olduğu bir şekilde bitmiş olmasının vereceği acıyı alınan o milyonluk tazminatlar ya da mal mülk ödeyemez. 
Sadece olayı atlatmak için gerekli sonraki birkaç yılı daha konforlu bir şekilde geçirmeni - depresyonunu lüks içinde yaşamanı sağlar o kadar .

Biz kadınların acıyı hissetme ve yaşama şekilleri çok benzerdir. Belki bundandır bu olaydan bu kadar etkilenmemin sebebi...


Mustafa Cecelinin sevgilisi


Bir kural olmalı mesela , erkeklerin evlendikten sonra başka kadınlara aşık olmalarını yasaklayan ...
Ya da kaybettikleri hayatı bir daha asla yaşayamamalarını sağlayan !

Üzüldüm ve paylaşmak istedim sadece.
Yoksa sevgili biricik bloğumdan magazin yorumlamak gibi bir derdim yok . Muhtemelen ilk ve son yazılı metnim olur bu özel hayat hakkında.


Selin İmer Kişisi

Pek yakında oğlunu ve karısını uğruna bıraktığı kadın Selin İmer ile evlendiği haberleri çıkınca ben özellikle eski eşine ve oğluna sineye çekebilme gücü diliyor ve sözlerimi noktalamak istiyorum .

Son olarak sayın Ceceli , ne hayat ne de evlilik senin Hülya Avşar ' ın programında bahsettiğin gibi ...
Eğer öyle olsaydı evliliğin nasıl uzun sürdüğünden , bağlılıktan , aşktan , aile olmaktan bu kadar pişkinlikle bahsedemezdin !


Ben Herşeyi Yazarım . Sen herşeyi okuyabilir misin ?

Bir Yunus Günçe sorusudur  ;

 ' Ben Herşeyi Yazarım . Sen herşeyi okuyabilir misin ? '


Ben herşeyi okuyamıyorum onu anladım .

Şu aralar Uçurtma Avcısı kitabını okuyorum . Yada okumaya çaba gösteriyorum da diyebilirim...
Kitap öylesine içine aldı ki daha ilk sayfasından , adeta kendimi sayfalar arasında kaybolmuş , olaylara yakından tanıklık eden bir konuk gibi hissediyorum.


Okumaya çabalıyorum dememin sebebi ise onun çok satanlar listesinde haftalarca kalmasına sebep olan konusu , diyaloglar ve yaşananlar ...

Daha önce Halit Hüseyni ' nin Bin Muhteşem Güneş  kitabını da yorumlamıştım . Bakalım Uçurtma Avcısı ' nı ne zaman bitirebilecek ne zaman yorumlayacağım .

İçimi burkan , kalbimi kıran bu hikaye beni fazla etkiledi , etkiliyor . Sanırım bu kadar yaşanmışlık dolu , gerçekleri yansıtan kitaplar bizlerin kendimize dönmemiz ve yaşantımızdaki şansımızı görebilmemiz açısından biçilmiş kaftan.

Okurken şükrediyor , üzülüyor ve hayret ediyorum...

Daha bitmemiş bir kitabın bile yorumunu yapma ihtiyacım sizlere de bu kitabın ne kadar dolu dolu ve değerli olduğunu anlatmaya yetmiştir sanırım .

 Eğer okumayanlarınız varsa mutlaka kendinize bu şansı verin !
Kitap için demiyorum bu şans verme durumunu zira ; bu kitap okuyucusu için bir kendine gelme , hayatının değerlerinin farkına varabilme açısından gerçekten büyük bir fırsat  , iyi bir şans .

Kitaptan Birkaç Alıntı 


"Çocuklar boyama kitabı değildir. Onları en sevdiğin renge boyayamazsin"


Şey dedi "neden adam karısını öldürdü ?Daha doğrusu, gözyaşı dökmesi için illa da üzülmesi mı gerekiyordu? Soğan koklasa olmaz mıydı?


"Masasının üzerindeki bir levhada şöyle yazıyordu: Yaşam bir trendir, atla!"

...Yalnızca bir günah vardır, tek bir günah. O da hırsızlıktır. Onun dışındaki bütün günahlar, hırsızlığın bir çeşitlemesidir. Bir insanı öldürdüğün zaman, bir yaşamı çalmış olursun. Karısının elinden bir kocayı, çocuklarından bir babayı almış olursun. Yalan söylediğinde, birinin gerçeğe ulaşma hakkını çalarsın. Hile yaptığın, birini aldattığın zaman doğruluğu, haklılığı çalmış olursun.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...